Muhsin Şener Rotating Header Image

Meslek Liseleri

Meslek liseleri mezunlarına  üniversiteye girerken  uygulanacak olan katsayı konusu yine polemik olmayı sürdürüyor.

YÖK  bu konudaki kararını,  akla ve  genel  kurala uygun olarak açıklamış bulunuyor: meslek lisesi mezunları  ortaöğrenimleri doğrultusundaki  programları seçtiklerinde  başarı puanlarına uygulanacak katsayı  genel liselere uygulanan (0.8), başka bir programı seçtiklerinde uygulanacak katsayı ise (0.3) olacaktır.

 

Bu kararı beğenmeyen, benimseyemeyenler, meslek okulu mezunlarının bu arada İmam Hatip Lisesi (İHL) çıkışlıların mağdur edildikleri; genel lise çıkışlılara  olanak sağlandığı ileri sürülüyor. Konuyu tartışmak için uygun bir ortamın  taraflarca oluşturulmadığı  anlaşılıyor. YÖK’ün açıklamalarını Eğitim Bakanının  değerlendirmeleri  kimi ağır sözler içermektedir.

 

YÖK başkanı Sayın Teziç, meslek lisesi mezunlarının  ortaöğrenim programları doğrultusunda bir  yüksek öğrenim programına  başvurmaları halinde  başarı puanlarının  yüksek bir katsayı ile çarpılmasının  doğal olduğunu, bu okulları bitirenlerin  genel liseleri bitirenlerle aynı okullara gitmelerinin olanak dışılığını; meslek liselerinde okutulan programlarla  örneğin bir  mühendislik eğitiminin, tıp eğitiminin, hukuk eğitiminin vb.vb…yapılamayacağını; dünyanın her yanında  bu işin böyle olduğunu belirtmektedir.

 

Öte yandan,  dünyanın her yanında  meslek lisesi mezunlarının oranı % 60, genel lise mezunlarının ise % 30 olduğunu; bu durumun, meslek liselerinden mezun olanların  toplumun içinde  ara elemanı olarak  hizmet veren  ve genellikle de esnaf ve sanatkarları içine alan bir toplum kesimi oluşturmaya yaradığını söylüyor.

 

Türkiye de bu oran, tersine  kurulmuştur: lise mezunları   % 60, meslek lisesi mezunları ise % 30  gibi bir oran içindedirler. Türkiye’de, meslek lisesi mezunları,  aldıkları  eğitim doğrultusunda  bir hizmeti,  topluma sunmamış; sunamamış oluyorlar. Onun yerine  örneğin mühendis, doktor, hukukçu vb. vb… görevler yükleniyorlar.

Yıllar yılı  Eğitim Bakanlığı bütçesinin en ağırlıklı alanı  mesleki eğitim ve öğretim alanı olmasına  ve bu davulun sesi çok çıkmasına karşın  bu terslik hala sürüyor  ve

bu ters yapının  sürdürülmesi için mümkün olan yapılıyor.

 

Meslek lisesi mezunlarının bu arada İHL mezunlarının önü kapanıyor  polemiği  büyüyor, büyütülüyor.

İHL konusunun, siyasi  bir  içerikle dopdolu olması da doğrudan etkiliyor bu polemiğin büyütülmesini.

 

Teziç’in makul ve mantıklı; tutarlı ve doğru olan açıklamalarına,  Eğitim Bakanının sert yanıtı  böyle bir şey.

Oldukça ilginç!

 

Yüksek öğretimden  yasal olarak sorumlu  ve o konuda yetkili olan  YÖK’ün, bu yetkilerini bir başka yasa ile  alıp  Eğitim Bakanlığının kullanması tabii mümkündür. Ne ki  bu yetkinin, ele aldığımız konu açısından,  Bakanlığın  düşündüğü gibi  çözülmesi,  ne eğitimin kalitesini  yükseltecek ne de ülke ekonomisine yeni olanaklar getirebilecektir.

Salt siyasi bir yatırım olmanın ötesinde hiçbir yararı ve anlamı  olmayacaktır.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>